Küçük bir kitabımızı Küçük
Prens`le devam ettireyim dedim. Çok iyi oldu çok da güzel oldu bence :)
Sizde
de oluyor mu bilmiyorum ama bende şöyle bir şey var. Hiç ortada yokken birden
okunacak bir kitap, izlenecek bir film, gidilecek bir yer, konuşulacak
birisi vs. sanki onu o an yapmam gerekiyormuş gibi pat diye aklıma düşer.
Örneğin "Artık Küçük Prens`i okumalıyım." ve onu yapmadan başka bir şeye odaklanmam mümkün değil. Küçük Prens`i okuma macerası da aynen böyle başladı.
Kitapta bizim kısaca "düz mantık" dediğimiz bir dil var. Sanki yazar hayatın sorgulanması gereken durumlarını büyüklere anlayabilecekleri en basit dilde yani çocuk dilinde anlatmak istemiş. (Bilmem düşündüğüm şeyi net aktarabildim mi )
Küçük Prens -kendisinden küçük olmasın ama- küçük bir gezegende yaşar. (Asteroid B-612). Orada bir gülü vardır.( Ben ona nazlı gül diyorum kendisi pek bir havalı.) Gülüne nasıl daha iyi bakıp memnun edebileceğini bulmak için gezegeninden ayrılır ve 6 ayrı gezegene yolculuk yapar. (Okurken bu gezegenlerin bir mesaj içerdiğini anladım tabi ama ne mesaj verdiğini anlamadığım için her kitaptan sonra yaptığım gibi biraz araştırma yaptım.)
- Kralın gezegeni: Otorite
tutkusunu,
- Sanatçının gezegeni: Kendini
beğenmişliği,
- Sarhoşun gezegeni: Umutsuzluğu,
- İş adamının gezegeni: Amaçsız
sahip olma duygusunu,
- Fenercinin gezegeni:
Sorgulamaksızın yerine getirilen görev duygusunu,
- Coğrafyacının gezegeni: Bilimi
kimin için yaptığını unutan bilim adamını ve bilim anlayışını sembolize
eder.
Küçük Prens`in yolculuk yaptığı son gezegen ise dünyadır. Burada uçağı
arızalanıp Sahra Çölü`nün ortasına düşen bir pilotla karşılaşır. Pilottan bir
koyun çizmesini ister. Koyunun, gezegeninde büyüyen zararlı otları yemesini
ümit ederek... Küçük Prens koyun çizilmiş kağıdını alıp kendi gezegenine
döndüğünde pilotumuz koyuna ağızlık çizmeyi unuttuğunu fark eder. Bu durumda koyun
zararlı otların yanı sıra Küçük Prens `in çiçeğini de yiyebilir.
Kitabın konusu kısaca bu şekilde. Şimdi gelelim arka planına.
Yazarın kendi başına gelen olaylardan ilham aldığı düşünülüyormuş. Çünkü
kendisi bir pilotmuş ve 1935 yılında yani kitabı yayınlanmadan 7 yıl önce bir
hız rekorunu denerken Sahra Çölü`nün ortasına düşmüş.
Karısı Consuelo`nun ise Küçük Prens gibi bitmek bilmeyen istekleri ve
korunma arzusu olduğu, tıpkı Küçük Prens`in gezegeni gibi volkanlarla dolu olan
El Salvador` da yaşadığı biliniyormuş ama tatlış yazarımız gitmiş kitabı Leon Werth`in çocukluğuna adamış.
Kitapla ilgili diğer bir tartışma konusu ise bir çeviriyle ilgili:
Resimdeki "bir Türk devlet adamı" cümlesini "bir Türk lider", "baskıcı bir Türk önderi","bir Türk diktatör" gibi farklı şekillerde çevirenler hatta bu bölümü es geçenler bile olmuş.
Bu konuyla ilgili daha detaylı bir yazı da buldum. Meraklısına--->Küçük Prens ve Atatürk
Kitapla ilgili diğer bir tartışma konusu ise bir çeviriyle ilgili:
Resimdeki "bir Türk devlet adamı" cümlesini "bir Türk lider", "baskıcı bir Türk önderi","bir Türk diktatör" gibi farklı şekillerde çevirenler hatta bu bölümü es geçenler bile olmuş.
Bu konuyla ilgili daha detaylı bir yazı da buldum. Meraklısına--->Küçük Prens ve Atatürk
Şimdi merak edilen iki şey var:
1) Acaba Leon Werth kim?-------->Leon Werth`i Bilir misiniz?
2) Acaba koyun çiçeği yedi mi ? :)
Bu da ekstra :) ---->Küçük Prens Hakkında Bilinmeyen 10 Şey